Aspartam, piyasadaki birçok üründe, özellikle şekersiz veya şekersiz ürünlerde bulunmaktadır. Kilo vermeye çalışan kişiler veya çocuklar da dahil olmak üzere diyabet hastaları bu ürünleri sıklıkla kullanır. Ayrıca mikroorganizmalar tarafından fermente edilmediğinden diş çürüklüğüne sebebiyet vermez. Son zamanlarda yapılan bir araştırma, aspartamın yavaş yavaş her gün kullanılan ve diyet yapanlar veya şeker hastaları için olduğuna dair herhangi bir belirti taşımayan sıradan ürünler haline geldiğini gösterdi.
Aspartam fenilalanin (%50), aspartik asit (%40) ve metanolden (%10) oluşur. Fenilalanin ise nörotransmitter regülasyonunda önemli bir rol oynarken, aspartik asidin de merkezi sinir sisteminde uyarıcı bir nörotransmitter olarak rol oynadığı düşünülmektedir.
Aspartamın güvenli olduğuna nasıl karar verildi?
Katkı maddelerinin hangi gıdada ne kadar dozda kullanılması gerektiğini JECFA adı verilen gıda katkı maddeleri alanında uzman kişilerin oluşturduğu bir komitedir. Eğer bu komite güvenlik araştırmaları sonucunda değerlendirilen katkı maddesine onay vermez ise gıdalarda kullanılmaz. Deney hayvanlarında herhangi bir yan etki oluşturmayan doz güvenlik faktörü 100 ile bölündüğünde insanlarda güvenilir olarak kabul edilmektedir.
Aspartamın Etkileri
Aspartam tüketiminin hassas kişilerde nörolojik ve davranışsal bozukluklara neden olabileceği bildirilmiştir. Aspartamın alınması doğrudan beyinde fenilalanin ve tirozin seviyelerinde bir artışa neden olur, bu da katekolaminlerin (örneğin dopamin) bölgesel beyin fonksiyonlarında değişikliklere yol açar. Beyindeki dopamin seviyesini değiştirerek Parkinson hastalığından muzdarip insanları etkiler.
Kaynak