04 Haziran 2021 Cuma
Mutfak Tarihi ve Kültürü - Yemek ve Göç İlişkisi
Göç sürecinde kültürleşmenin etkileri göz önünde bulundurulduğunda en önemli öğelerden birinin mutfak kültüründeki etkileşim olduğu görülmektedir.
Mutfak kültürleri incelendiğinde aslında toplumların kültürel ve sosyal olarak nasıl bütünleştikleri açıkça ortaya konmaktadır. Mutfak kültürünün bu kadar önemli olmasının sebebi; yaşanılan coğrafyanın, gelenek ve göreneklerin, dini inançların yani o topluma ait birçok kavramın bütünleştiği bir olgu olması ve bu topluluğun geçmişini ve bugününü yansıtmasından kaynaklanmaktadır.
Göçmenler göç ettikleri yerde benliklerini sürdürebilme çabası içerisine girmektedirler. Göçmenlerin kimliklerini koruyabilmek adına başvurdukları en önemli yöntemlerden biri de yemek kültürüdür. Böylece varlıklarını sürdürebileceklerine inanmaktadırlar. Fakat tüm yemeklerini aynı şekilde yapmaları ve tüm kültürlerini yaşatmaları mümkün görünmemektedir. Çünkü göç ettikleri yerde azınlık olduklarından, artık yeni yerleşim yerlerine adapte olmakta ve uyum sağlamaktadırlar. Kendilerine kültürlerini devam ettirebilmek adına bazı yemek türlerini seçmekte ve onunla anılmaya başlamaktadırlar. Fakat unutulmaya yüz tutmuş, eskisi kadar yapılmayan yemekleri de mevcuttur. Zaman içerisinde birçoğunun unutulup silineceği öngörülmektedir. Özellikle yapımı zahmet isteyen ve uzun zaman alan yemeklerin çağımızın hızlı yaşama ve hızlı yeme tarzına yenik düşeceği görülmektedir. Günümüzde yapılan yemeklerin çoğunluğunun üçüncü kuşak ve sonrasında yapılmayacağı tahmin edilmektedir.
Kaynakça:
Evkuran, M. (2010), Makedonya-Türkiye Ortak Mutfak Kültürü Projesi, Unesco, 16.
Sauner-Leroy, M. H. (2013), Yemeğin Değişken Anlamları ve Göç, A. Avcı & S. Erkoç & E. Otman (edt.), Yemekte Tarih Var Yemek Kültür ve Tarihçiliği 161-180, İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları.
Otel, Lokanta ve İkram Hizmetleri Bölüm Başkanı
Aşçılık Program Başkanı
Öğr. Gör. Zeynep TÜRKMEN