İstanbul Gelişim Meslek Yüksekokulu - myo@gelisim.edu.tr

Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği








 IATA Verilerine Göre Hava Yolu Seyahat Durumu


Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA_International Air Transport Association) 11 ülkede 4.700 seyahat severi kapsayan bir anket yaptı ve sonuçları paylaştı. Ankete göre 2023 yılı yaz aylarında katılımcıların her biri en az bir hava yolu seyahati yapmayı planlıyor. Bu veriler salgın hastalık dönemindeki günlerin geride kalacağını ve işlerin iyiye gideceğini gösteriyor.


Öte yandan 2023 yılı Mart-Eylül ayları arasındaki hava yolu seyahat rezervasyonları aynı dönemim 2022 yılındakilere göre yüzde 35 arttı. Anket katılımcılarının yüzde 79’u 2023 yılı Haziran-Ağustos ayları arasında en az bir hava yolu seyahati planladıklarını bildirdi.

Katılımcıların yüzde 85’i yapacakları hava yolu seyahatlerinde Haziran-Ağustos aylarında yoğun seyahat sezonu olması nedeniyle bazı aksaklıkların olmasını beklediklerini söylerken, yüzde 80’i ise salgın hastalık döneminde karşılaşılan problemlerin çözüldüğüne inandıklarını bildirdi.

Hava yolu ile seyahat rezervasyon verilerine göre bölgelerdeki büyüme oranları şu şekilde olacak:
  • Asya Pasifik bölgesi (%134,7)
  • Orta Doğu (%42,9)
  • Avrupa (%39,9)
  • Afrika (%36,4)
  • Latin Amerika (%21,4)
  • Kuzey Amerika (14.1%)

IATA'nın Operasyonlar, Emniyet ve Güvenlikten Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Nick Careen’e göre 2023 yılı için hava yolu ile seyahat sezonu için beklentiler yüksek. Yolcuların birçoğu salgın hastalık sonrası ilk seyahatlerini yapacak ve bazı aksamalar olabilir ancak bazı havaalanlarında 2022 yılında yaşanan aksaklıkların olmayacağına dair beklentiler var.

Hava yolu şirketleri de artan talebi karşılayabilmek için havalimanları yönetimleri, sınır kontrolü otoriteleri, yer hizmet sağlayıcıları ve hava seyrüsefer hizmet sağlayıcılarının tavsiye ettiği kapasiteyi aşmayacak tarifeler planlıyor. IATA’ya göre amaca ulaşmanın ana yollarından biri de bu. İşbirliğinin önemine ve Fransa’daki havaalanı işçileri arasındaki huzursuzluğun endişe kaynağı olduğuna değinen Careen bu gibi gelişmeler için acil durum planları yapılması gerektiğini bildirdi.